Sosyalleşmem lazım(mış!)

Bu sayıdan itibaren Duyarlı Keçi Sefer karakteriyle dergimizi renklendiren karikatürist Uğur Günel’le en az çizdikleri kadar eğlenceli bir söyleşi gerçekleştirdik. Uğur bize mizah sanatının inceliklerini ve yaşadıklarını hikâyelerine nasıl yansıttığını anlattı… “Çizerliğe ilk başladığım yıllarda bir İstanbul maceram oldu. Başlarda Leman dergisinde çiziyordum. O aralar Leman’la birlikte irili ufaklı birçok dergide küçük köşeler çizdim. Ama bu dergiler çok uzun ömürlü olmadı. Gırgır dergisi 2008 yılında yenilenmişti. Orada çalışan bir arkadaşım köşe çizecek karikatürist aradıklarını, benim işlerimi beğendiklerini söyledi. Gidip görüştük ve 2010 yılının Nisan ayında Gırgır’da çizmeye başladım. 2017 Şubat’ında…

okumaya devam

Dünyaca ünlü arp sanatçısı Şirin Pancaroğlu: Anadolu’dan büyük zenginlik düşünemiyorum

Şirin Pancaroğlu dünyaca ünlü arp sanatçımız. En doğudan en batıya, dünyanın her köşesinde konser ve festivallerde sahne almış. Washington Post gazetesince “uluslararası ölçekte büyük bir yetenek” olarak nitelendirilmiş. Seferihisar Belediyesi’nin düzenlediği konser sayesinde, hem de bir değil iki kez, kendisini dinleme şansı oldu Seferihisarlıların. Biz de bu fırsatı değerlendirdik, kendisine arpı ve müziğini sorduk. Ben müzikteki ilhamımı sadece müzikten almam. Bir kilim, halı, bir yörenin halk oyunu, mimarisi, mutfağı aklımda müzik olarak şekillenir. Ben sürekli olarak Anadolu ile yaşıyorum aslında. Tüm anlarım bunlarla dolu. Muhteşem bir müzik mirasımız var. Bunu…

okumaya devam

Homeros bize ne söylüyor?

Heykeltıraş Cahit Koççoban’ın yaptığı Homeros heykeli, Teos Yazarevi’nin bahçesine kondu. Teos’tan, İzmir’in güney ucundan yaşadığı toprakları seyrediyor. Biz de Akkum tepesinde lir çalan Homeros vesilesiyle biraz şarap içip, Anadolulu heykeltıraş Cahit Koççoban ve alaylı felsefeci Muharrem Yakup ile söyleştik. Homeros’un heykelini yaptınız. Yazarevi’nin bahçesine kondu. Elinde lir, tepeden Akkum’u seyreden bir Homeros… Cahit Koççoban: Burada önce Şadan Gökovalı’yı saygıyla anayım. Cevat Şakir’in manevi oğluydu. Azra Erhat, Sabahattin Eyüboğlu, Bedri Rahmi, İsmet Zeki, Cengiz Bektaş’la birlikte, Anadolu’nun kıymetini bilen aydınlardı bunlar. Mavi Anadolu grubunu kurdular. Ege bölgesinden başlayarak Anadolu’yla övünen bir…

okumaya devam

Yavaş giyim, doğal boyama ve doğal baskı üzerine Beste Bonnard ile söyleşi: Doğanın renkleriyle bezenmek

Geçen sonbahar Facebook’ta İstanbul’daki bir atölye duyurusunu görmüştüm, keşke İzmir’de de olsa demeye kalmadı, birkaç hafta sonra aynı atölyenin İzmir’de yapılacağını gördüm. Hemen kayıt oldum ve belirtilen tarihte heyecanla Seferihisar’dan İzmir’e gittim. Konu çok enteresandı: ecoprint yani çeşitli bitki ve yapraklarla kumaş üzerine doğal baskı. İlk etapta böyle bir şeyi duyunca ve ilk deneyimi yaşayınca benim dahi aklıma “ben bunu hemen öğrenir, para bile kazanırım” fikri oluştu. Ne kadar yanılmışım. İşin içine girince, eğitimi veren Beste Bonnard’ı tanıyıp kendisini takip etmeye, doğal boyama ve bitkilerle baskının felsefesini öğrenmeye başlayınca, şöyle…

okumaya devam

Seyyar Sahne Seferihisar’daydı

Seyyar Sahne Cumartesi akşamı (10 Şubat) Seferihisar’daydı, “Bir Meşrutiyet Faciası ya da Gündüzlerimiz” adlı oyunu sergiledi. Seferihisarlı tiyatroseverler oyunu izleyecekler, ne güzeldi yahu diyecekler, kim bu gençler diye merak edecekler diye düşündük ve Seyyar Sahne ile oyun öncesinde kısa bir röportaj yaptık. Doğu Can, Hakan Emre ve Volkan Çıkıntoğlu anlattılar. İşte notlarımız: Seyyar Sahne yeni bir topluluk değil, 2001 yılında kurulmuş. İTÜ mezunlar tiyatrosu topluluğunun da katılımıyla genişlemiş. Celal Mordeniz’in (Tiyatro Medresesi’nin de kurucularından) genel sanat yönetmenliğinde, başta esas olarak tiyatro ve konservatuar kökenli olmayan insanlardan oluşmuş olan grup, zaman…

okumaya devam

Tiyatro: Bir Meşrutiyet Faciası ya da Gündüzlerimiz – 10 Şubat Cumartesi

Memleketin kutsal bilgi kaynağı Ekşisözlük’te “bu sene İstanbul’da izleyeceğiniz en yaratıcı oyun, gidin izleyin, biraz beyniniz açılsın.” ve “oldukça değişik bir kafanın ürünü tiyatro oyunu. gidip görülesi. oyunun yazarı ve oyuncularından biri olan (bkz: volkan çıkıntoğlu) umut vaat ediyor.” gibi merak gıdıklayan notlarla anlatılan tiyatro oyunu “Bir Meşrutiyet Faciası ya da Gündüzlerimiz”, Seferihisar’da. Seyyar Sahne’nin sergilediği oyun ilk defa Mart 2017’de sahne almış. Yanılmıyorsam en son Aralık ayında Kadıköy Moda Sahnesi’nde, izleyenlerin yalancısıyım, kapalı gişe oynanmış. 10 Şubat Cumartesi saat 20:00’de ise Seferihisar Kültür Merkezi Çağan Irmak Salonu’nda sergilenecek. Hadi…

okumaya devam