Yavaş Şehir Gezgini: Orvieto ve Şavşat

Cittaslow’un mabedi Orvieto Orvieto, Roma’ya 1 saat 20 dakika uzaklıktaki Terni iline bağlı, tepe üzerine kurulu bir köy. Ama sıradan bir köy değil, Dünya Cittaslow Başkenti… Etrüskler zamanından bu yana surları ve yapıtları ile varlığını sürdürüyor. Kentin tarihi de 1800 ile 2000 yıl öncesine dayanıyor. Kurulu olduğu tepe 1 milyon 400.000 bin yıl öncesinde okyanus altındaymış, 400.000 yıl öncesinde su seviyesinden biraz yüksekte olduğu hesaplanıyor, günümüzde ise dağ denilebilecek kadar yüksekte. Şehri özel kılan çok şey var, ben birkaçını paylaşmak istiyorum. Varlığı Roma İmparatorluğu’ndan çok öncelere dayanan bir kavim olan…

okumaya devam

Yaşamın sürekliliği için yerel tohumların önemi ve Takas Şenlikleri

En iyi tohum bankası topraktır, her yıl bu tohumlarla üretim yaparak sürekliliğini sağlayan insanlardır. Zaten bin yıllardan beri yerel tohumlar bu günlere böyle gelmiştir. Yerel tohumları koruyup yaygınlaştırarak gelecek kuşaklara aktarmak en önemli sorumluluğumuzdur.   Çokuluslu şirketler tüm dünyada her alanda olduğu gibi tarım alanında ve dolayısıyla tohumlar üzerinde de egemenlik kurmaya başladılar. Bundan dolayı yerel tohumlar hızla yok olmaya başladı ve bu tohumların geleceği, yani yaşamın sürdürülebilirliği tehlikeye girdi. Bu yüzden birçok ülkede küçük çiftçiler ve tüketiciler yerel tohum hareketleri içinde örgütlenmeye başladılar. Bir düşünelim tohumsuz bir yaşam olabilir…

okumaya devam

Deli mi ne?

Seferi Keçi dergisine başarılar diliyorum. Umarım adına uygun bir biçimde inatla sürdürür yayın yaşamını. Zaman zaman bu köşeden söyleşeceğiz Seferi Keçi okurlarıyla. İlk yazımızın konusu: “Deliler”. Köyün delileri saygın kişilerdir Eskiler “her köyün bir delisi vardır” derler. Doğrudur. Köyün delileri saygın kişilerdir. Yabancılar değil belki ama, köyün sakinleri, kendi köylerinin delisine büyük saygı gösterirler. Sanırım 1991 yılı başlarıydı, Zonguldak’taki büyük madenci yürüyüşüne katılmıştım; hani şu gözünü Ankara’ya dikip yollara düşen on binlerce baldırıçıplağın yürüyüşü. En önümüzde bir deli yürüyordu. Yerli yersiz bağırıp çağırıyor, bazen kendini dağlara vuruyor, bazen ağaçlara tırmanıyordu.…

okumaya devam

Seyyar Sahne Seferihisar’daydı

Seyyar Sahne Cumartesi akşamı (10 Şubat) Seferihisar’daydı, “Bir Meşrutiyet Faciası ya da Gündüzlerimiz” adlı oyunu sergiledi. Seferihisarlı tiyatroseverler oyunu izleyecekler, ne güzeldi yahu diyecekler, kim bu gençler diye merak edecekler diye düşündük ve Seyyar Sahne ile oyun öncesinde kısa bir röportaj yaptık. Doğu Can, Hakan Emre ve Volkan Çıkıntoğlu anlattılar. İşte notlarımız: Seyyar Sahne yeni bir topluluk değil, 2001 yılında kurulmuş. İTÜ mezunlar tiyatrosu topluluğunun da katılımıyla genişlemiş. Celal Mordeniz’in (Tiyatro Medresesi’nin de kurucularından) genel sanat yönetmenliğinde, başta esas olarak tiyatro ve konservatuar kökenli olmayan insanlardan oluşmuş olan grup, zaman…

okumaya devam